20.03.2024 09:36
ULUSLARARASI SEMPOZYUM
KUR’ÂN MEÂLLERİ: SORUNLAR, ÇÖZÜM ÖNERİLERİ-II
-Meâllerde Metodolojik Sorunlar-
Geçtiğimiz yıl 90 akademisyenin katılımı ile 28 oturumda Muş Alparslan Üniversitesi İslâmî İlimler Fakültesi ve İslâmî İlimler Araştırma Vakfı (İSAV) tarafından müştereken gerçekleştirilen sempozyumla “Kur’ân Meâlleri: Sorunlar, Çözüm Önerileri” başlıklı önemli bir ilmî organizasyona imza atılmıştır. Sempozyuma gösterilen yoğun ilgi ve gelen müspet tepkiler bu sempozyumların aynı heyecanla gelecek yıllarda da icra edilmesi gerektiği kanaatini oluşturmuştur. Bizler de “Kur’ân Meâlleri: Sorunlar, Çözüm Önerileri” başlıklı sempozyum serimizin ikincisini gerçekleştirmeyi kararlaştırdık.
Bir önceki Meal Sempozyumumuz sonraki sempozyumlara alt yapı oluşturacak şekilde genel konular bağlamında ele alınmıştı. Bu yıl ki sempozyumumuzda ise kapsamı biraz daha daraltıp “metodoloji sorunu” üzerinde durmayı hedeflemekteyiz. İstisnaları olmakla birlikte hazırlanan meallerin birçoğunun çalakalem hazırlandığı ve taklit eseri oldukları ehlinin malumudur. Emek mahsulü hazırlanan meallerin de metodolojik açıdan ciddi eksiklikleri söz konusudur. Bu sempozyumumuz ile söz konusu problemi ilim ehlinin değerlendirmesine arz etmeyi ve sadra şifa çözüm önerilerini kamuoyu ile paylaşmayı hedeflemekteyiz.
Allah Teala’nın her topluma kendi diliyle vahiyler gönderdiği gerçeği, Kur’an’ın tüm insanlığa hitap eden son ilahî kelam olması gerçeği ile düşünüldüğünde Kur’ân’ın başka dillere tercüme edilmesinin makuliyeti kendiliğinden ortaya çıkar; çünkü Kur’an’ın âlemşumul oluşu ancak bu yolla anlam kazanır ve son ilahi kitap olması haseebiyle tüm insanlığa ulaştırılması ancak bu sayede mümkün olur. Farklı dillerde konuşan toplulukları Kur’an’la buluşturmanın en kestirme yolunun mealler olması, mealler konusunu etraflıca incelemeyi zorunlu kılmaktadır.
İlahi kelamın anlaşılması için hazırlanan meâller dolaylı yahut dolaysız olarak Kur’ân’ı doğru anlama ve anlatma iddiası taşırlar. Esasen her meâl sahibi âyetleri kendi bilgi ve düşünce dünyasına göre yorumladığı mini tefsir kaleme almaktadır. Bunun için her meal sahibi sahip olduğu bilgi birikimini aktarırken genel geçer belli bir metodolojiye dayanması gerekmektedir.
Kur’ân-ı Kerim mecaz, kinaye ve istiâre gibi edebi sanatların yoğun olarak kullanıldığı ilâhî kelamdır. Arapça inen bu kelamın tefsiri ve tercümesi de Arap dilinin kurallarına uygun olmalıdır. Mütercim Arap dilinin inceliklerini bilmeli, benzeri getirilemeyen muʿciz bir kitap ile muhatap olduğunun farkında olmalıdır.
Meâl neşredecek kimsenin ilk dönem Arapçasına, dönemin etimolojisine, semantiğine ve semiyotiğine vâkıf olması gerekir. Tercüme tek bir dil üzerinden gerçekleştirilen bir faaliyet olmadığı için meâl sahibinin kaynak dili/Arapçayı bilmesinin yanı sıra hedef dili de mükemmel derecede bilmesi gerekir. İcra etmeyi planladığımız “Kur’ân Meâlleri: Sorunlar, Çözüm Önerileri II --Meâllerde Metodolojik Sorunlar-” başlıklı sempozyumda aşağıda örnek konular başlığı altında ta’dâd edilen konuları eleştirel bir bakış açısıyla tartışmayı ve bu sayede neşredilecek yeni meâllere katkı sunmayı umuyor, bekliyoruz.